Raporlu günler kıdem tazminatı hesabına dahil edilir mi?
Soru: Merhabalar, yaklaşık beş aydır istirahatli olan bir çalışanımız var. Rapor bitişi ile birlikte tekrardan işbaşı yaptı fakat şuan iş yerimiz kapanacağı için herkesin iş akdini sonlandıracağız. Benim sorum şu; Bu arkadaşın kıdem tazminatı hesabında istirahatli olduğu beş aylık süreyi de ekleyecek miyiz? Bu beş aylık süre içerisinde kendisine herhangi bir ücret ödemedik. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim, kolay gelsin.
Cevap:
Merhabalar,
Bahsettiğiniz konu ile ilgili çok fazla yorum yapılmakta. İnce bir ayrıntı üzerine kurulu bir durum önem arz etmektedir. Her ne kadar, 4857 Sayılı İş Kanunu’nda, kıdem tazminatına esas süre, sözleşme başlangıç tarihi ile sözleşme feshi arasındaki ifadesi olsa da. Kafalarda soru işareti olması gayet normal.
İş sözleşmesi hangi durumlarda askıda olur?
İşçinin iş görme yükümlülüğünü geçici bir süre ile dahi olsa yerine getirmesini engelleyen iş kazası, askerlik (Muvazzaf değil), hastalık, analık, grev, lokavt ile işçinin ücretli veya ücretsiz izin kullanması, gözaltına alınması veya tutuklanması durumlarında devamsızlığının 17. maddedeki bildirim sürelerini aşması veya işçi ve işletme için zorlayıcı nedenler bulunması gibi durumlarda, iş sözleşmeleri sona ermeyip askıya alınır ve bu engeller ortadan kalktığında da iş sözleşmeleri normale dönerek hukuki sonuçlarını ortaya koymaya devam eder.
Madde 55 – Aşağıdaki süreler yıllık ücretli izin hakkının hesabında çalışılmış gibi sayılır:
a) İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler (Ancak, 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen süreden fazlası sayılmaz.)
alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.
Yukarıda ki kanun maddesinde herhangi bir nedenden dolayı askıda bulunan iş sözleşmesi için evet işveren olarak ücret ödemesi yapmayacaksınız fakat bu kıdem yükünden kurtulacağınız anlamına gelmiyor.
Bu konu hakkında günlerce yazı yazabilir, insanlar ile konuşabiliriz. İlk önce toplumun bilmesi gereken husus, emeğin sermayeden üstün olduğudur ve her zaman korunmalıdır. Bu neden ile Çalışma Hayatı Ekibi olarak ortak fikrimiz, emekten yana.
Kıdem tazminatı hesabı, işçinin fiilen iş başı yaptığı tarihten başlayarak, iş sözleşmesinin feshedildiği tarih aralığında yapılmalıdır. Herhangi bir nedenden ötürü çalışma yapılmadığı için sürelerin kıdem tazminatı hesabı dışarısında bırakılması bize göre yanlış bir uygulama olacaktır.
Raporlu günler kıdem tazminatı hesabına dahil edilir mi?