4857 Sayılı İş Kanunu neticesinde işçiye her ne kadar birçok hak tanınmış olsa da bu haklar bazı sorumluluklar getirdiği gibi kesin hükümler de içermemektedir. Kanun işçinin haklarını koruduğu kadar işverenin haklarınıda korumaktadır. Bu doğrultuda işverenin memnun olmadığı bir işçi ile çalışması söz konusu değildir . Nasıl ki bir işçi çalışmama hakkını kullanarak, iş yerinden kendi rızası ile ayrılabiliyor ise, işveren de çalışmasından memnun olmadığı bir işçi ile yola devam etmek zorunda değildir. Fakat 4857 Sayılı İş Kanunu bu tarz durumlarda işverenlere iş sözleşmesini feshetmeden önce bir takım kriterlere dikkat etmesi ve gerekli şartları yerine getirmesi söylemektedir. Bunlardan bir tanesi de iş sözleşmesinin feshinde usül ve usülsüz feshin sonucunda işverenin karşılaşacağı işçinin işe iade talebidir.
İşe İade Davası nedir?
İş Kanunu tarafından belirlenmiş 18 – 19 – 20 – 21 – 22. maddelerinde işveren ile işçi arasında hangi sebeplerden dolayı ve nasıl iş akdinin sonlanması gerektiğini anlatmaktadır. Bu maddeler de işçinin hangi durumlarda iş sözleşmesinin feshedileceği, işveren tarafından yapılan fesih işlemlerinin usulü ve feshin geçerli bir sebebe dayanıp dayanmadığı vb. gibi konular hüküm altına alınmıştır.
Maddeleri özetleyecek olursak;
Madde 18: Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
Madde 19: İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.
Madde 20: İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Bknz: İşe iade davaları ve arabuluculuk dönemi
Madde 21: İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.
Madde 22: İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.
İfadelerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirttiğimiz maddelere göre, işçi ve işveren arasında oluşabilecek bir anlaşmazlık ile birlikte gerekli şartlar yerine getirilmeden işveren tarafından işten çıkarma durumu söz konusu olur ise işçi işe geri iade talebinde bulunma hakkına sahip olacaktır.
İşçi kendisi ile ilgili fesih işlemi gerçekleştikten sonra 30 gün içerisinde, arabuluculuk ofisleri aracılığıyla işe iade talebini işverenine bildirebilir. Arabuluculuk vasıtasıyla işçi olumlu bir sonuca ulaşamaz ise, işe iade davası açmak için iş mahkemesine başvuruda bulunabilir.
İşe İade Davası açmak için gerekli şartlar nelerdir?
İşe iade talebi için maalesef işten çıkarılmak tek başına geçerli bir sebep değildir. Tam olarak bu noktada işe iade talebi için gerekli şartların yerine getirilmiş olması gerekmektedir.
İlk olarak işe iade davasının açılabilmesi için işçinin çalıştığı işyerinde 30 ve daha fazla işçinin resmi olarak çalışıyor olması ve işyerinde ki kıdeminin 6 ay ve üzerinde olması gerekmektedir. Eğer dava açmayı düşünüyorsanız ilk olarak bu şartları yerine getirip getirmediğinize dikkat etmelisiniz.
Eğer bu şartları yerine getiriyorsanız;
- Öncelikle arabuluculuk ofisine başvuruda bulunmak zorundasınız. Arabuluculuk ofisine yapmış olduğunuz başvuru neticesinde olumlu bir sonuç alamazsanız işe iade davası için, iş mahkemesine başvurabilirsiniz. Arabulucuya başvurmadan iş mahkemesine dava açma şansınız bulunmamaktadır.
- Çalıştığınız işyerinde yaptığınız iş sözleşmesi üzerinde herhangi bir belirli tarih olmaması gerekiyor. Eğer sözleşme süreli ise dava talebiniz reddedilecektir.
- İşe iade davası açabilmek için yerine getirilmesi gereken en önemli şartlardan birisi iş akdinin işveren tarafından feshedilmiş olması gerektiğidir. İş sözleşmesinin feshedilmesi yazılı bir şekilde tarafınıza bildirilmiş olmalı olup kendi hür iradesi ile istifasını sunan kişiler işe iade davası açamamaktadır.
- İşe iade davasının sorunsuz bir şekilde açılabilmesi için iş akdinin feshi geçerli bir sebepten dolayı gerçekleşmiş olmalıdır. Aksi taktirde yine işe iade davası açma hakkınız olmayacaktır.
- Bu dava türü işletmenin yöneticisi tarafından açılamayacağı gibi işçinin işe kabulu ve işçinin işten çıkarılması gibi durumların karar merciileri tarafından da açılamamaktadır.
İşe iade davası açmadan arabuluculuk ofisine başvurun.
İşe iade davası açmadan önce arabuluculuk ofisine başvuru diyoruz çünkü, arabuluculuk ofisine başvuru yapılmadan hiç bir şekilde işe iade davaları ile ilgili iş mahkemesine başvuru yapılamamaktadır. Eğer arabuluculuk ofisine başvuru yapmadan direk iş mahkemesine başvurursanız, davanız reddedilecektir. Ancak, arabuluculuk ofisine yapılan başvuru sonucunda karşı taraf ile herhangi bir mutabakat sağlanamaz ise o zaman size iş mahkemesi yolu açılacaktır.
Arabulucunun görevleri nelerdir?
Arabuluculuk ofisine yapacağınız başvuru sonrasında, arabulucu karşı taraf ile irtibata geçip, uygun bir zaman aralığında ortak bir görüşme planlar ve taraflara bilgi verir. Bu görüşmeye iki taraf ya da vekilleri katılmak ile yükümlüdür. Arabulucuk ofislerinin görevi işçi ve işveren uyuşmazlığının çözümü için hakemlik yapmaktır. Arabulucu, sorunu çözen kişi değildir. Yapacağınız görüşme de işçi ve işverenin kendi arasında anlaşmaları için tarafsız bir göz olarak süreci yürütür. Arabulucu her hangi bir karar ve yaptırım hakkına sahip değildir. Sadece tüm işlemlerin iş hukukuna uygun bir şekilde ilerlemesi konusunda taraflara yardımcı olur. Onun dışında görüşmeye, taraflara herhangi bir müdahalede bulunamaz.
Arabuluculuk görüşmeleri sonrası işveren işçinin işe iadesini kabul ederse şayet;
Görüşme esnasında yapılan ve tarafların imzalarının bulunduğu tutanağa işçinin işe tekrardan başlama tarihini ve çalıştırılmayan sürenin ücreti ( varsa diğer haklar ) yazılıp tarafların imzası ile anlaşma tamamlanır.
Tutanaklar imzalandıktan sonra işveren, belirtilen tarihte işçiyi tekrardan işe almak zorundadır. Eğer işveren tarihlere riayet etmez ise, arabuluculuk eşliğinde yapılan anlaşma geçerliliğini yitirecek ve işçiye dava yolu açılacaktır.
Arabuluculuk ofisine nasıl başvuru yapabilirim?
Arabulucuya hak arayışında olan taraf başvurur. Arabulucu seçiminde yerleşim yeri veya işin yapıldığı yer dikkate alınmaktadır.
Başvuracak kişi işçi ise işverenin yerleşim yerindeki arabuluculuk bürosuna, işverense işçinin yerleşim yerindeki arabuluculuk bürosuna başvurabilir. Ya da direkt işin yapıldığı yerde bulunan arabuluculuk bürosuna başvurulur. Bahsedilen yerlerde arabuluculuk bürosu yoksa görevlendirilen yazı işleri müdürlüğüne yapılır.
İşe İade talebi için herhangi bir süre var mıdır?
Hemen yukarda da söz ettiğimiz gibi bu süre 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesi ile 30 gün olarak hüküm altına alınmıştır. Bu süre işçinin işten çıkarılma tarihinden itibaren 30 gün olarak belirtilmiştir. İşçinin işe iade süresinin başlaması işçinin iş sözleşmesinin feshi ile başlamış olacaktır.
Bu noktada işçinin dikkat etmesi gereken en önemli noktalardan biri fesin süresi yani 30 günlük sürecin bitiminden itibaren dava açılabileceği değil fesih süresi başlangıcından itibaren bir ay içerisinde dava açılabileceğidir. Eğer bu iki noktayı doğru bir şekilde ayırt edemezseniz işe iade davası hakkını kaybetme imkanınız bulunuyor.
İşe İade Davası ne Kadar sürüyor? İşe iade davasına hangi mahkeme bakıyor?
Her iki tarafında hakkının korunması için bu davanın süreci kanunlar çerçevesinde belirlenmiştir. Bu konunda bahsedilen süreç davanın açıldığı tarihten itibaren ilk 2 ay içerisinde sonuca kavuşması gerektiği ve temyizininden 1 aylık süre içerisinde tamamlanması gerektiği belirtilmektedir. Her ne kadar kanunlar tarafından bu süreç belirlenmiş olsa da uygulamaya geçildiğinde süre kanunda yazan ibareler ile uyuşmamaktadır. Ülkemizde davaların yoğun bir şekilde görülmesinin yanı sıra dilekçe sürecinin uzunluğu ile birlikte işe iade davası süreci bir hayli uzamaktadır. Fakat genel olarak işe iade davaları mahkeme tarafından 6 ay 1 sene aralığında sonuca kavuşturulmaktadır.
İşe iade davalarına hangi mahkeme bakıyor?
İşe iade davasına hangi mahkemenin baktığına gelecek olursak böyle bir durumda ilk başvurmanız gereken mahkeme İş Mahkemesidir. Dava çalışılmış olan işyerinin bulunduğu bölgede bulunan İş Mahkemeleri aracılığı ile açılmalıdır. Ülkemizde her yerde iş mahkemesi olmadığı için bu gibi durumlarda İş Mahkemesi yerine Asliye Hukuk Mahkemelerine başvurabilirsiniz.