İş yerini izinsiz terkeden işçi için nasıl işlem yapılmalıdır
Soru: Merhaba, bir işçimiz var ve aniden işi bıraktı. Ben artık çalışmıyorum diyerek mesai saati içerisinde iş yerini terketti. Kendisine de ulaşamıyoruz. Müdürümüz direk iş akdinin feshinin gerçekleştirilmesini söyledi fakat ben bu işlerde yeni olduğum için bu işlemleri yapmadan önce sizlere danışmak istedim.İş yerini izinsiz terkeden işçi için nasıl işlem yapılmalıdır? Nelere dikkat etmemiz gerekiyor? Şimdiden teşekkür ederim.
Cevap:
Merhaba,
Normal şartlarda, bir işçi ile işveren arasında zoraki bir iş birlikteliği olması söz konusu değildir. İşçi arzu eder ise işi bırakabilir, işveren de arzu eder ise ilgili işçiyi işten çıkartır.
Fakat bu tarz durumların suistimal edilmemesi için iş hukukunda bir takım önlemler alınmıştır.
İşveren keyfi nedenlerden ötürü ortada hiçbir neden yokken sadece maliyetlerini beyan ederek işçisini işten çıkartamayacağı gibi, işte de kafasına göre ben işi bıraktım gidiyorum deme lüksüne sahip değildir.
Deneme süresine dikkat
Normal şartlarda, belirsiz süreli iş sözleşmelerinde deneme süresi bulunmaktadır. Bu deneme süreleri, bireysel sözleşmelerde maksimum iki ay, toplu iş sözleşmelerinde ise maksimum dört ay olarak belirlenir.
Bu deneme süresi içerisinde iken taraflar iş sözleşmelerini bildirimsiz ve herhangi bir ihbar tazminatı ödemeden feshedebilir.
Deneme süresi sona erdikten sonra taraflar 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesi gereği ihbar sürelerine dikkat etmek zorundadır.
İşçi ya da işveren farketmeksizin, ilgili kanun maddesine belirtilen sürelere riayet etmeyen taraf, diğer tarafa ihbar süresi kadar tazminat ödemek ile yükümlüdür.
Madde 17 – Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekir.
Başlıklar
İş sözleşmeleri;
a) İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,
b) İşi altı aydan birbuçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,
c) İşi birbuçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,
d) İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra,
Feshedilmiş sayılır.
Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir
Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır.
İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.
İşverenin bildirim şartına uymaması veya bildirim süresine ait ücreti peşin ödeyerek sözleşmeyi feshetmesi, bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi hükümlerinin uygulanmasına engel olmaz. 18 inci maddenin birinci fıkrası uyarınca bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçilerin iş sözleşmesinin, fesih hakkının kötüye kullanılarak sona erdirildiği durumlarda işçiye bildirim süresinin üç katı tutarında tazminat ödenir. Fesih için bildirim şartına da uyulmaması ayrıca dördüncü fıkra uyarınca tazminat ödenmesini gerektirir.
Bu maddeye göre ödenecek tazminatlar ile bildirim sürelerine ait peşin ödenecek ücretin hesabında 32 nci maddenin birinci fıkrasında yazılan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.
4857 sayılı İş Kanunun 25.Maddesi‘nin II- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri bendinin (g) alt bendine dayanılarak karar verilmektedir.
İlgili madde de şu ifadelere yer verilmiştir.
”İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki iş günü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç iş günü işine devam etmemesi.”
- İşçi izin almadan yada haklı ,geçerli,inandırıcı bir sebebe dayanmadan,
- Ardı ardına 2 İş günü ihlal etmesi,
- Bir ay içinde 2 defa herhangi bir tatili gününden sonra başlayan ilk iş günü,
- Bir ay içinde arka arkaya olmadan üç iş günü işe gelmemesi,
Bu şartlar karşısında işveren, işçinin sözleşmesini haklı nedenle feshini gerçekleştirebilir.
İşverenler 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 26.Maddesi‘ne dikkat etmesi gerekmektedir.
Derhal fesih hakkının kullanılma süresi
Madde 26 – 24 ve 25 inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.
Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini yukarıdaki fıkrada öngörülen süre içinde feshedenlerin diğer taraftan tazminat hakları saklıdır.
İşveren bu tarz bir durum ile karşılaşır ise nasıl bir yol
izlemelidir?
- İşveren varsa şahitlerle birlikte işçinin herhangi bir beyanda bulunmaksızın işe gelmediğine veya işyerini terk ettiğine ilişkin bir tutanak düzenleyecektir.
- Puantaj kayıtlarıyla yada düzenlenecek tutanaklarla işe gelmediğini veya iş yerini terk ettiğini ve sonrasında izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın İş Kanunu 25/II-g maddesi gereği oluşması gereken mazeretsiz işe gelmeme yada iş yerini terk etme şartlarından en az birinin mevcut olması durumunu (en az ardı ardına 2 iş günü, bir ay içinde 2 defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü veya bir ayda 3 iş günü işe gelmediğini) belgeleyecektir.
- İşçinin iş sözleşmesinde yer alan veya bildirdiği son adresine noter aracılığıyla göndereceği yazıda işçinin işe gelmediği günler belirtilecek, işe devam etmemesini gerektirecek geçerli bir mazereti bulunması halinde varsa belgeleriyle birlikte kendisine bildirim süresi verilerek o sürede bilgi vermesi istenilecek, kendisine verilen süre sonunda böyle bir mazeretin bulunmaması veya mazeret beyan etmemesi halinde iş sözleşmesinin İş Kanunu 25/II-g maddesi gereğince feshedileceği bildirilecektir.
- İşveren böyle bir durumda Sosyal Güvenlik Kurumuna vereceği Aylık Prim ve Hizmet Belgesi‘nde işçi ile ilgili işten çıkış nedeni olarak İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih İş Kanunu 25/II-g maddesini kullanmalıdır.
İşçi işsizlik maaşından faydalanamaz.
Sosyal Güvenlik Kurumu’na elektronik ortamda gönderilen Aylık Prim ve Hizmet Belgesi‘nde 29, yani işveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı aykırı davranışı nedeni ile bildirim yapılmasından sonra, ilgili işçi işsizlik maaşından faydalanamaz. Bknz: İşsizlik maaşı ile ilgili her şey
İşveren feshin hangi nedenden dolayı gerçekleştiğini ispat etmek zorundadır.
Normal şartlarda bu tarz fesihler de ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranış olduğu için işçiye o döneme kadar hak ettiği ücreti dışında herhangi bir ödeme yapılmaz. Fakat işveren işçinin devamsızlık nedeniyle işten çıkartıldığını ispatlayamazsa, işçiye ihbar tazminatı ve hak kazanması koşulu ile kıdem tazminatını da ödemek zorundadır.
Burada işverenler tarafından mazeretsiz işe gelmeyen işçi için hazırlanan tutanaklar usulüne uygun hazırlanmalı, işçiye noter kanalı ile tebligat yapılmalıdır. İşçinin mazeret beyanı yada kendi savunmasını vermesi için noter tebligatına belirli bir süre konulmalıdır. Bu süre sonunda işçi tarafından mazeret veya savunma yapılmamışsa tekrardan işçiye noter kanalı ile iş akdinin 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25-II (g) nedeni ile fesh edileceği bilgisi verilmelidir.
Bu süreçler takip edilmeden işçinin savunmasına başvurulmadan yapılan tüm fesihler geçersiz sayılır.
İş yerini izinsiz terk eden işçi için ilgili tutanak örneği için TIKLAYINIZ.