Belirsiz süreli iş sözleşmesinde fesih bildirimi nasıl yapılır?
Belirsiz süreli iş sözleşmelerinde fesih bildirimi, taraflardan birinin iş sözleşmesini sona erdiren iradesini karşı tarafa bildirmesi olarak tanımlanmakta olup özelliği itibariyle bozucu yenilik doğuran bir haktır.
Sözleşmenin feshi için, taraflardan birinin iş sözleşmesini sona erdirme iradesini karşı tarafa yöneltmesi ve bu iradenin karşı tarafa ulaşması yeterlidir. Karşı tarafın kabul şartına bağlı değildir.
İspat şartı bakımından fesih bildiriminin yazılı olması ve noter marifetiyle yapılması uygun olur. Yargıtay, yazılı şekil şartını geçerlilik şartı olarak aramamakla birlikte ispat şartı yönünden önemli bulmaktadır. (Yargıtay 9.H.D. 2000- 9309 E. 2000-12891 K.)
Bu nedenle fesih bildiriminin yazılı olması uygun olur.
4857 Sayılı İş Kanunu’nun 19. Maddesi’nde aşağıdaki ifadelere yer verilmiştir.
Madde 19 – ” İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır.
Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Ancak, işverenin 25 inci maddenin (II) numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır. “
Görüldüğü gibi 4857 Sayılı İş Kanunu’na göre işveren yönünden, belirsiz süreli iş sözleşmesini feshetmek için bazı şekil şartlarına uymak zorundadır. Buna göre iş sözleşmesini 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25-II. maddesinde düzenlenmiş olan “ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık nedeniyle” haklı fesih hali hariç geçerli bir sebeple fesheden işveren; fesih bildirimini yazılı olarak yapmak, fesih bildiriminde fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır.
Eğer işveren belirsiz süreli iş sözleşmesi işçinin bir takım yetersizliklerinden ya da davranışlarından kaynaklanan bir sebeple feshediyorsa hakkındaki iddialara karşı işçinin yazılı savunmasını almak zorundadır.
Getirilen bu şekil şartları ile, işçiye göre daha güçlü durumda olan işverene karşı daha zayıf konumda olan işçinin haklarının korunması sağlanmaktadır. Bu maddedeki düzenlemede dikkat çeken husus, maddede öngörülen şekil şartlarının iş sözleşmesinin geçerli sebeple ve işverence feshi halinde aranmasıdır.
Belirsiz süreli iş sözleşmesinin 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25-II maddesinde yer alan sebeplerle feshedilmesi halinde İş Kanunu’nun 19. madde hükmü uygulanmayacaktır.
İş mahkemelerinde görülen işe iade davalarında işin esasına girilmeden iş sözleşmesinin 19.maddede düzenlenmiş olan şekil şartlarına uygun olarak yapılıp yapılmadığı öncelikle araştırılmakta ve iş sözleşmesi 19. maddeye aykırı olarak feshedilen işçi lehine karar verilmektedir.
Yargıtay 9.H.D. 2007-36334 E. 2008-13840 K. Sayılı kararı ile “iş sözleşmesini geçerli nedenle feshetmek isteyen işverenin, fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorunda” olduğuna hükmetmiştir.
Feshin geçerli bir sebebe dayandığı konusunda ki ispat yükü işverene aittir. Ayrıyeten işçi, feshin geçerli bir nedene dayanmadığını, aslında başka bir sebepten kaynaklandığını iddia ederse bu iddiasını ispat etmek zorundadır.