Maaşı ödenmeyen işçi ne yapmalı?
Üzücü belki de ama işveren tarafından, işçi ile aralarında yapmış oldukları sözleşmede belirtilmiş ücret ödeme gününden itibaren olağanüstü bir aksilik söz konusu değilse yirmi gün içinde ücret ödemesi yapılmaz ise şayet, işçi işverene karşı yükümlülüklerini yerine getirmeyebilir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2008 yılında Esas 2008/ 25967 Kararında;
Davacı işçi davalı iş yerinde çalışmaya başladığını fakat ücretlerinin düzenli bir şekilde ödenmediğini, son olarak Nisan ayının bir kısım ücreti ile Mayıs ayı ücretinin ödenmemesi nedeni ile iş sözleşmesini feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, izin ücreti, fazla mesai ve vergi iadesi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davacının ücretinin ödenmemesi ve mevcut iş yerinde yaşanan ekonomik kriz nedeni ile ücret ödemelerinde görülen gecikmeden ötürü davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini kabul ederek davacının isteğini kısmen hüküm altına almıştır. Yerel mahkemenin kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi davalı vekili tarafından yapılan temyiz üzerine yerel mahkemenin kararını bozmuştur. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi uyuşmazlığın davacı tarafından yapılan feshin haklı fesih olup olmamasından kaynaklandığını ifade etmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi bozma kararının gerekçesinde; davalı iş yerinde ücretlerin ödemesinin her ayın 20. günü olduğunun toplu iş sözleşmesi ile sabit olduğunu, davacının iş sözleşmesini Nisan-Mayıs aylarına ait ücretlerinin işverence ödenmemesinden dolayı feshettiğini, yapılan yargılamada Nisan ayı ücretinin imzalı bordro ile ödendiğini, Mayıs ayına ilişkin ücretin vadesi gelmeden sözleşmenin işçi tarafından feshedildiğini, ücret ödemelerinde herhangi bir düzensizliğinin ispat edilemediğini belirterek, işçinin yaptığı haklı fesih işleminin geçersiz olduğunu tespit etmiştir.
Yargıtay kararından hareketle işçinin ücretinin kanuna uygun şekilde hesaplanıp ödenmemesi sebebine dayalı fesih işlemi yapabilmesi için şunlar oluşmalıdır.
- Ücretin vadesinin gelmesi ve vadenin gelmesine rağmen ücretin ödenmemiş olması gerekmektedir.
- İşçi iş yerindeki iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınmalı ancak mutad işleri yerine getirmeli,
- İş sözleşmesini feshetmeden önce işverene ücret ödemesini yapabilmesi için vade tarihinden itibaren 20 günlük süre tanımalı,
- Bu süre sonunda da ücretinin ödenmemesi durumunda işverene ihtarname çekerek mevcut durumdan haberdar etmek suretiyle iş sözleşmesini feshetmelidir.
Yargılama aşamasında ise; işçinin ücretinin ödendiğinin ispatı işverene aittir. Bu hususun ispatı sadece işçinin imzasını taşıyan ödeme belgesi (Aylık ücret bordrosu) veya işçinin maaş hesabına yatırılmış banka dekontudur. İş Kanunumuza göre işverenler çalıştırdıkları işçilere ait belgeleri tutma yükümlülüğü altındadır. Böyle bir anlaşmazlıkta en önemli deliller işverenin kayıtlarında yer alması gereken imzalı bordrolar veya banka maaş ödeme dekontları olacaktır. Maaş gününde ücretini alamayan, eksik alan ve yukarıda belirttiğimiz 20 günün geçmesine rağmen kendisine bordro imzalatılmak istenen işçinin, ilgili belgeyi imzalamaması gerekmekte olup , ücret ve yan alacaklarını almamasına rağmen ilgili belgeyi, imzaladığı takdirde işçi aleyhine mahkemede işveren tarafından delil olarak sunulabilir. Ücret alacaklarında zaman aşımı süresi beş yıldır.